top of page

İLAMSIZ İCRA TAKİBİNE NASIL İTİRAZ EDİLİR?

Borçlu ödeme emrinin kendisine tebliği üzerine çeşitli sebeplerle ödeme emrine itiraz edebilir. Bu itiraz/itirazların nasıl ileri sürülebileceği ve itirazın doğuracağı sonuçlar 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK) md.62-66 arasında düzenlenmiştir.



Borçlunun ödeme emrine itiraz süresi ne kadardır?


İİK md. 62/1 gereğince itiraz etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazını ileri sürmelidir.



Ödeme emrine itirazın şekli nasıl olmalıdır?


İİK md.62/1 borçlunun ödeme emrine karşı itirazlarını yazılı yahut sözlü olarak icra müdürlüğünde ileri sürebileceğini söylemektedir.



İtiraz süresi nasıl hesaplanır?


7 günlük itiraz süresinin hesabı yapılırken İİK md.19/1'deki "Gün olarak tayin olunan müddetlerde ilk gün hesaba katılmaz." hükmü gereğince, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ilk gün süre hesabında dikkate alınmaz. Tebliği izleyen ilk günden itibaren 7 günlük süre başlar ve itiraz süresi 7. günün sonunda sona erer.


Örneğin 11.12.2020 tarihinde borçluya tebliğ edilen bir ödeme emri için, itiraz süresi 12.12.2020 tarihinden itibaren işlemeye başlar. Borçlunun itiraz edebileceği son gün ise, 7. günün denk geldiği 18.12.2020 tarihidir.



İtiraz süresinin son günü tatile denk gelirse ne olacaktır?


İtiraz süresinin son gününün tatil gününe denk gelmesi halinde, İİK md.19/3hükmü gereğince, tatili izleyen ilk iş günü sürenin son günü olarak kabul edilir.



Süresinde itiraz etmemenin sonuçları nelerdir?


Borçlu, ödeme emrinin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içinde borca itiraz etmez ise, söz konusu ilamsız icra takibi kesinleşecektir (İİK md.66/1). Alacaklı bu durumda taraf takip işlemlerini yapmaya devam edebilecek ve borçlunun malvarlığı üzerine haciz konulmasını talep edebilecektir.



Borçlu itiraz süresini geçirdikten sonra itirazda bulanabilir mi?


Borçlu kural olarak, tebliğden itibaren 7 gün içinde itirazda bulunmalı ve itiraz etmek istiyorsa bu süreyi kaçırmamalıdır. Ancak borçlu elinde olmayan sebeplerden ötürü süresi içinde borca itiraz edememiş ise ne olacaktır?


İİK md. 65'de gecikmiş itiraz müessesesi düzenlenmiştir. Buna göre borçlu kusuru olmaksızın bir engel sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu, söz konusu engelin ortadan kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösteren deliller ile birlikte itirazlarını ileri sürebilecektir. söz konusu itirazın kabul edilip edilemeyeceğine icra mahkemesi karar verecektir. İcra mahkemesi bu durumda dosya üzerinden bir inceleme yapar, gerekli görürse duruşma açarak tarafları da dinleyebilir. Eğer icra mahkemesi borçlunun mazeretini haklı bulursa takibin durmasına karar verecektir.


Borçlunun mazeretinin kabulünün tefhim yahut tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde alacaklı itirazın kaldırılmasını yahut iptali için dava açmaz ise, borçlunun gecikmiş itirazı öncesinde uygulanmış olan hacizler kalkar (İİK md.65/5)


Borçlu itirazını, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünden farklı bir icra müdürlüğüne de sunabilir mi?


Ödeme emrine karşı borçlu tarafından yapılacak olan itirazlar, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğü dışındaki icra müdürlüklerinde de ileri sürülebilir (İİK md.62/1). Borçlunun bu itirazı, itirazın ileri sürüldüğü yer icra müdürlüğü tarafından yetkili icra müdürlüğüne gönderilir. İtirazın yetkili icra müdürlüğüne gönderim masrafı, itiraz eden borçlu tarafından karşılanır.



Borçlu borcun yalnızca bir kısmına itiraz edebilir mi?


Borçlu, kendisine ödeme emri ile bildirilen borcun tamamına çeşitli sebeplerle (vadenin gelmemiş olması, borcunun olmaması, borcu doğuracak şartın henüz gerçekleşmemiş olması gibi) itiraz edebileceği gibi, borcun yalnızca belirli bir kısmına da itiraz edebilir. Borcun yalnızca bir kısmına itiraz eden borçlu, itiraz etmediği kısım bakımından borçlu olduğunu kabul etmiş olacaktır. Borcun belli bir kısmına itiraz edilmesine, borca kısmi itiraz denilir. Borca kısmi itiraz halinde, itiraz edilmeyen kısım bakımından takip kesinleşir.


Borca kısmi olarak itiraz etmek isteyen borçlu İİK md.62/4 gereğince itiraz edilen kısmi açıkça belirtmek zorundadır. Aksi takdirde sanki borca hiç itiraz edilmemiş gibi sayılacak ve takip kesinleşecektir.



Borçlu kendisine ait olduğu ileri sürülen imzaya itiraz edebilir mi?


Borçlu ödeme emri ekinde kendisine gönderilen, takibin dayanağını olan senetteki imzanın kendisine ait olmadığı yönünde bir itirazda bulunabilir. Söz konusu itiraza, imzaya itiraz denilmektedir. İİK md.62/6 gereğince, borçlu eğer imzaya itiraz edecekse bunu açık bir şekilde itirazında ileri sürmek zorundadır. Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imza borçlu tarafından kabul edilmiş sayılır.



Ödeme emrine yapılan itirazın sonucu nedir?


İİK md.66 gereğince süresi içinde yapılan itiraz takibi durdur. Alacaklının söz konusu takibe devam edebilmesi borçlunun itirazını bertaraf etmesi gerekmektedir. Bunun için de alacaklı durum ve koşullara itirazın kaldırılması davası yahut itirazın iptali davası açması ve bu davaları kazanması gerekmektedir.






bottom of page